Alevilik, Aleviler ve Türkçülük Turancılık

Alevilik, Türk tarihinin ve kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Türklerin İslamiyet’i kabulünden önceki inanç sistemleriyle bağları bulunan Alevilik, hem tarihsel hem de kültürel açıdan Türk kimliğinin özünü taşımaktadır. Dolayısıyla Alevilerin, milli kimliklerini koruma ve güçlendirme adına Türkçü-Turancı bir duruş benimsemeleri tarihi bir gerekliliktir. Türkiye, İran, Irak ve Suriye'den toprak koparıp kendi devletini kurmaya çalışan, tarihi boyunca bir devleti bile olmamış toplulukların size faşist demesine aldırmayın. Suçunu bastırmanın en iyi yolu, aynı suçla karşı tarafı suçlamaktır. Faşizmin alasını onlar yapıyorlar.

Aleviler, yaşama biçimi olarak bugün hala eski geleneklerini koruyarak, köklerine sahip çıkarak zaten Türkçü bir yaşam sürmektedir. Bunun devamı da aynı soydan, aynı kandan, aynı geçmişten geldiği diğer soydaşlarıyla bir arada yaşayabileceği bir bayrağın altında özgür, hür ve bağımsız şekilde yaşama iradesi olan Turancılıktır. Bu idealin gerçekleşmesi yolunda mezheplerin, din ve inanışların geri planda olması, sosyal hayatı etkilememesi ve kişiyle inandığı değerler arasında kalıp başkalarına da dikte edilmemesi gerekmektedir. Türklerin tamamı Müslüman veya onun mezheplerinden birine dahil değildir. Hem Musevi hem Hıristiyan hem de Tengrici Şamanist Türkler var. Ek olarak hiçbir dine de inanmayabilirler. Bizi birleştiren şey inançlarımız değil Türklüğümüzdür.

Sitenin adı ve konusu Alevilk olduğu için başlığı bu şekil uygun gördük ama kapsam açısından bütün Türklere hitap ediyoruz ve temel amacımız Türkler arasında Alevilik Sünnilik gibi meselelerin artık birbirini ötekileştirme aracı olmaktan çıkması ve Türklerin birlik olması çabasıdır.

Alevilik, yalnızca bir inanç biçimi değil, aynı zamanda Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan yolculuklarında taşıdıkları kültürel değerlerin bir devamıdır. Eski Türk inanç sistemlerindeki Gök Tanrı, ocak kültü, erenler ve kam geleneği, Alevilik içerisinde “dede, ocak sistemi, erenlere bağlılık” gibi unsurlarla varlığını sürdürmüştür. Bu bağ, Aleviliğin Türk milletinden ayrı düşünülemeyeceğini gösterir. Alevilerin Türklüğü, Alevi inancı içerisindeki Türk izlerine dair bu sitede yüzlerce makale olduğu için bu konuya girmeyeceğiz.

Bugün Aleviler, özellikle etnik temelli ayrılıkçı hareketler tarafından kendi kimliklerinden koparılmak istenmektedir. “Alevilik ayrı bir milletin dini, Anadolu’nun kadim inancı, İslam’dan ayrı bir inanç” gibi suni söylemler, Alevilerin Türk milletinden koparılmasını amaçlamaktadır. Ancak Aleviler, bin yıldır bu coğrafyada Türk kimliğiyle yaşamış, Türklüğün yaşatıcısı hem savunucusu olmuş, Cumhuriyet’in kuruluşunda Atatürk’ün yanında durmuş, Türkiye’nin üniter yapısının korunmasına katkı sunmuştur. Günümüzde etnikçilerin ve onların yurt dışındaki temsilcisi olan sözde Alevi derneklerinin Alevileri Türklükten koparma girişimleri artık başarısız olmuştur.

Bu nedenle Türkçülük ve Turancılık, Aleviler için yalnızca ideolojik bir tercih değil, aynı zamanda bir varlık ve birlik meselesidir.

Turan, tüm Türklerin birlik ve kardeşliği idealidir. Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban romanında geçen o meşhur “İnsan Türk olur da nasıl Kemal Paşa’dan yana olmaz” cümlesi gibi, Türklüğünün farkında olan herkesin de Turancı olması gerekmektedir. Bu bireysel bir tercih değil mensubu olduğun milletin daha da yükselmesi için üstlenilmesi gereken bir görevdir. Bu görevi üstlenmek için de Alevi- Sünni veya inançsız veya başka bir dinden olmak gibi ön şart da yoktur. Çağrımız bütün Türkleredir.

Aynı soydan gelen bir ırkın yedi devleti, bir o kadar özerk devleti, dünyanın dört bir tarafında dağınık halde ve kimsesiz yaşayan fertleri olmasına da gerek yoktur.

Yazıyı Özbek şair Hasan Dedehan'ın bir şiiriyle bitirelim. Zaten anlayacağınız için Türkiye Türkçesine çevirme gereği duymadık. Biz birbirimize bu kadar yakın ama bir o kadar uzak kalmış bir milletiz.

BİRLEŞİN EY TÜRKI ALEM

Birleşin ey Türkı alem, alemara birleşin,

Aqıl-u danalık eylen, sırlaşın, tedbirleşin

Naehilik etmen endi, tikleşin, keskinleşin,

Birleşin, tabara mehkem birleşin, batırlaşın,

Ya Celaleddin Mukanna, ya Temur, Baburlaşın

Uçmanız hergiz bu künler dost-u düşman sözige,

Yav kişi yavlatmağatlı Türkni Türknin özige

Heç işanman, sizni çalğıtgenni mekkar közige,

Birleşin ey türkı alem, alemara birleşin,