Türkler Sadece Türkiye’de Yaşayanlardan İbaret Değildir
Günümüzde “Türk” denildiğinde çoğu insanın aklına yalnızca Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan insanlar geliyor. Oysa bu bakış açısı, Türk kimliğinin tarihsel, kültürel ve coğrafi gerçekliğini yansıtmaktan oldukça uzaktır. Türkler, yalnızca Türkiye’de yaşayan bir halk değil; Türkistan’dan Balkanlar’a, Kafkasya’dan Orta Doğu’ya kadar geniş bir coğrafyaya yayılmış büyük bir millettir.
Anadolu’ya gelen Oğuz Türkleri, bu büyük tarihsel yürüyüşün sadece bir koludur. Selçuklu ve Osmanlı devletleriyle birlikte Anadolu merkezli bir Türk varlığı oluşmuş; ancak bu durum diğer Türk topluluklarının varlığını ortadan kaldırmamıştır. Aynı dönemde Türkistan’da da Türk devletleri var olmuş; fakat sonraları tek parça hâlinde varlıklarını koruyamamış, gittikçe daha da küçük devletlere bölünerek, çarlıktan imparatorluğa giden Ruslar karşısında başarılı olamamışlardır. Türk yurtları giderek Rusların işgaline uğramıştır. Osmanlı’nın başarılı olma nedeni ise beylikleri ortadan kaldırması, kardeş katli gibi uygulamalarla Anadolu’da birliği sağlamış olmasındandır.
Tarihsel süreci geçip günümüze gelecek olursak; bugün Rusya Federasyonu sınırları içinde yaşayan Tatarlar, Başkurtlar, Yakutlar, Çuvaşlar ve daha birçok Türk topluluğu bulunmaktadır. Bu halklar farklı inançlara ve yaşam tarzlarına sahip olsalar da köken, dil ve kültür açısından Türk’tür ve Türk dünyasının bir parçasıdır.
Çin işgali altında olan Sincan (Doğu Türkistan) bölgesinde yaşayan Uygur Türkleri de Türk tarihinin ve kültürünün önemli bir halkasıdır. Uygurlar, yazılı kültürden şehirleşmeye kadar Türk medeniyetine büyük katkılar sunmuş bir Türk halkıdır.
Türk olmak yalnızca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak anlamına gelmez. Vatandaşlık hukuki bir bağdır; kimlik ise tarihsel, kültürel ve toplumsal bir birikimdir. Türkiye’de yaşayan herkes anayasal zeminde Türk kabul edilir; ancak ırk olarak Türk değildir. Türkiye dışında yaşayan herkes de Türk kimliğinden kopmuş sayılmaz. Bir Azerbaycan, Kırgızistan veya Çuvaş Türk’ü ya da diğer Türk halkları da en az Türkiye Türk’ü kadar Türk’tür. Biz, devlet adı ve dil olarak “Türk”ü ilk seçen olduğumuz için bu adla anılıyoruz; o kadar. Diğer Türk devletleri de adını “Türk devleti” olarak değiştirip dilini “Türkçe” yapsa, yanlış bir şey yapmış olmaz. Çünkü hepsi Türkçedir ve hepsi Türk’tür.
Bu nedenle Türkleri sadece Türkiye sınırları içine hapsetmek, hem tarihsel gerçeklere hem de yaşayan milyonlarca Türk’e haksızlık olur. Hepsi birdir ve aynı atanın soyundan gelmektedir. Bugün aynı anne babadan dünyaya gelip farklı ülkelerde, şehirlerde yaşayan kardeşler gibi birbirine yakındır.
Türk dünyası bugün farklı devletler, alfabeler ve siyasi sistemler içinde yaşıyor olabilir. Ancak dil benzerliği, ortak tarih ve kültürel hafıza, bu topluluklar arasında güçlü bir bağ oluşturmaya devam ediyor. Bu bağ, ne bir hayal ne de romantik bir söylemdir; yaşayan bir gerçektir.
Türk
denince neden akıllara Türkiye ve Türkiye’de yaşayan Türkler
geliyor?
Öncelikle, 1300 yıl aradan sonra Türk adıyla kurulan ilk devlet olması; Türk tarihini, Türk dilini ve Türk kültürünü yeniden canlandırması; Atatürk’ün ölmüş bir milleti yeniden dirilterek ona Türklüğünü hatırlatması ve 1920’lerden 1990’lı yıllara kadar bağımsız tek Türk devleti olması sebebiyle Türk adı Türkiye Türkleriyle birlikte anılır oldu.
Yine aynı dönemlerde Türkistan’da yaşayan Türkler Sovyet işgali altında asimilasyona maruz bırakıldı ve Türk adı yerine Kazak, Kırgız, Özbek gibi isimler uydurularak, hepsi aynı millet olan bu boylar sanki ayrı birer ulusmuş gibi gösterildi. Her biri için ayrı alfabeler, tarih yazımları ve eğitim politikaları geliştirildi. Stalin döneminde on binlerce Türk aydını, yazar, şair, edebiyatçı, tarihçi ve Türkçü katledildi ve Türkistan’daki Türklük bilinci yok edildi. Türklük silindi ve bunun yerine boy isimleri üzerinden yeni milletler inşa edilerek Türkler parçalandı.
Örneğin, 1920’lerde Kazak pasaportlarının etnik kısmında “Türk” yazıyordu. Türkiye’den daha önce kurulmuş olan Azerbaycan Cumhuriyeti’nin resmî dili Türk diliydi. Sovyet rejimi buna bile tahammül edemeyip bu maddeyi “Azerbaycan dili” olarak değiştirdi. Bugün hâlâ “Azerbaycan dili” olarak geçmektedir. Yine 1920’lerde Türkistan’da yazılan şiirler ve makaleler Türkiye Türkçesine çok yakındı ve Türk lehçeleri arasındaki fark bu kadar fazla değildi. Sovyetler Birliği bu lehçeleri de ayrı birer dil olarak kabul etti ve yeni nesilleri bu ideolojiye göre yetiştirdi.
Yetişmiş olan aydınları ve önderleri zaten katlettiği, kimsenin konuşma hakkının da olmadığı bir rejimde doğan Türk çocukları, kendilerini diğer Türklerden ayrı zannedip Kazak, Kırgız, Özbek, Türkmen, Çuvaş, Tatar vb. adlar altında ayrı birer millet olarak kabul etti.
Türkiye, bu dönemde henüz yeni kurulmuş bir devlet olarak ayakta kalma mücadelesi verdiği; SSCB’nin çok güçlü olması ve siyasi baskıları nedeniyle bu soykırıma yeteri kadar müdahale edemedi. Ancak Sovyetlerden kaçan Türkleri yine de bağrına bastı. Kırım ve Kazan Tatarları, Türkistan’daki Basmacılar, Ahıska Türkleri gibi Türkler Türkiye’ye sığındı.
Azerbaycan’ın kurucu lideri Mehmet Emin Resulzade, Başkurdistan lideri Zeki Velidi Togan, Buhara Cumhuriyeti lideri Osman Kocaoğlu gibi liderler Türkiye’ye geldi.
Bugün bu devletler boy isimleriyle anılsa da Türk olduklarını ve büyük Türk ulusunun bir parçası olduklarını bilmektedirler. Teknolojik gelişmeler, Sovyet baskısının kalkması, ulaşımın kolaylığı ve bilgiye erişmenin son derece kolay olması gibi nedenlerle Türk halkları arasındaki bağ her geçen gün biraz daha artmaktadır.
Sonuç olarak Türkler, sadece Türkiye’de yaşayanlardan ibaret değildir. Artık her biri bağımsız olan Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan ile henüz bağımsızlığını kazanamamış; Rus işgali altında yaşayan yarı bağımsız ve özerk Türk devletleri de dâhil olmak üzere, Balkanlar’dan Sibirya’ya kadar varlığını sürdüren büyük bir millettir.
Anahtar sözcükler: Türkler sadece Türkiye’de yaşayanlardan ibaret değildir, Türk dünyası, Türk kimliği, Türk milleti, Türklerin tarihi, Türkistan Türkleri, Türkiye Türkleri, Türk soyu, Türkler sadece Türkiye’de mi yaşar, Türkler hangi ülkelerde yaşıyor, Türk dünyası nedir, Türk kimliği nedir, Türk olmak ne demektir, Türkiye dışındaki Türkler, Türkistan’da yaşayan Türkler, Rusya’daki Türk toplulukları, Çin’de yaşayan Türkler, Doğu Türkistan Uygur Türkleri, Sovyetler Türkleri nasıl böldü, Stalin dönemi Türk aydınlarının katledilmesi, Türk boyları ayrı millet mi, Kazaklar Türk mü, Kırgızlar Türk mü, Özbekler Türk mü, Azerbaycan Türkleri Türk mü, Çuvaşlar Türk mü, Türk boyları, Türk lehçeleri, Türk dili, Türkçenin lehçeleri, ortak Türk tarihi, Türk kültürü, Sovyet asimilasyon politikaları, Türkistan tarihi, Türk birliği, Türk ulus bilinci




0 Yorumlar