Subscribe Us

header ads

Tarihimizle Yüzsüzleşelim

Aşağıda Yımaz Özdil’in köşe yazısı var. Bu yazıdan önce naçizane ben de bir iki fikir beyan etmek istedim. Her zaman olduğu gibi birileri yine kalkıp Yılmaz Özdil’e heheyt, höyt ne diyon sen diyecektir. Böyle çıbanlar her zaman insanın en olmadık yerlerinden çıkar. Geçmiş tecrübelerden biliyoruz ki hiç bir şey olmayacak. Başbakan çıkacak o cam ekrandan bir mesaj okuyacak, asarım keserim, ceddin deden, neslin baban ayarında gazını alacak milletin sonra eski tas eski hamam. Arapların hamisine soyunup Filistine gemi gönderirken ve bu geminin içindeki niyaziler öldürülürken de aynen böyle yapmıştı. Hatta bir ara savaş çıkacak diye botlarımı bile boyamıştı m şahsen.  Savaş gemilşerimiz sözde Akdeniz’e açılıyordu, İsrail’le bütün ilişkileri dondurmuştuk, çok pis yaptırımlar uygulanacaktı falan filan. Bundan bir süre önce de o şahane İngilizcesiyle van münit diyerek gönlümüzü fethedip bir kaç gün sonra aynı vatandaşlarla milyar dolarlık füze anlaşması imzalamamış mıydı? Dünyanın bir ucundaki ülke Karabağ işgalini soykırım olarak tanırken sen ülkende Azerbaycan bayraklarını yasaklıyorsun. Misilleme yapalım, Cezayir soykırımını meclisten geçirelim diyenlere biz onların seviyesine inemeyiz diyorsun. Ah keşke bilebilseydik bu hükümetin seviyesi neresi? Oraya varabilmek için alçalmak mı gerekiyor, yoksa yükselmek mi? Geçiniz efendim bunları…
—————————————————————
1972… Fransa’da ilk soykırım anıtı dikildi. Paris Büyükelçimiz Hasan Esat Işık, ilk THY uçağıyla geri çekildi. Sonra bakıldı ki, Fransa jömanfu diyor, Eyfel’den aşşa Kasımpaşa bi nevi… Türkiye çark etti, Bizim Dışişleri Bakanı, Fransa Dışişleri Bakanı’nı aradı, büyükelçi göndermek istiyoruz dedi, Fransa Dışişleri Bakanı “keyfiniz bilir, nasıl isterseniz” dedi. Bizim Dışişleri Bakanı’nın keyfi yerine geldi, anıt meselesini açtı, “vatandaşlarımızı rahatsız ediyor, önüne bi ağaç dikelim de görülmesin, ne dersiniz” dedi. Fransız Dışişleri Bakanı ne cevap verdi biliyor musunuz? “O işe ben bakmıyorum, bizim Orman Bakanı’yla görüşün” dedi!
*
2001…
Fransa, soykırımı tanıdı. Paris Büyükelçimiz Sönmez Köksal, ilk THY uçağıyla geri çekildi, “adiyö” filan denildi, “elveda” yani… Sonra bakıldı ki, adamlar bizi sallamadığı gibi, arkamızdan el bile sallamıyor, anında u dönüşü yapıldı, büyükelçimiz tıpış tıpış geri gönderildi.
*
2006…
Fransa, soykırım yok diyeni hapse tıkan yasayı geçirmeye çalıştı. Paris Büyükelçimiz Osman Korutürk, ilk THY uçağıyla geri çekildi. Yumurta kapıya gelene kadar
kılını kıpırdatmayan Türkiye, baktı ki, yumurta rafa kaldırıldı… Büyükelçimiz rafadan olarak geri gönderildi.
*
2006…
Kanada, soykırımı tanımakla kalmadı, devlet okullarında müfredata koydu. Ottawa Büyükelçimiz Aydemir Erman, ilk THY uçağıyla geri çekildi. Sonra
bakıldı ki, koyduklarını çıkarmıyorlar, bari biz çıkardığımızı koyalım denildi, büyükelçimiz geri gönderildi.
*
2007…
ABD Temsilciler Meclisi, soykırımı tanıdı. Washington Büyükelçimiz Nabi Şensoy, ilk THY uçağıyla geri çekildi.
Ankara’da yakıt ikmali yapıldı.
İlk THY uçağıyla geri gönderildi.
*
(İlk tanıyan ülke, teee Uruguay…
Angusları teee oradan alıyoruz.)
*
(Arjantin, iki-üç değil, yedi defa tanıdı… Bizi “insan kasabı” ilan eden Arjantin’in devlet başkanı, geçenlerde Türkiye’ye geldi, Çankaya’da onur konuğu olarak ağırlandı, Dışişleri Bakanım az önce imzayı attı, Türkiye’ye 80 milyon dolarlık “sığır” göndereceğiz dedi.)
*
2009…
Kanada’da soykırımı anma gecesi yapıldı, Kanada Hükümeti resmen katıldı. Ottawa Büyükelçimiz Rafet Akgünay, ilk THY uçağıyla geri çekildi. Sonra bakıldı ki, en azından daha bi sene anma gecesi yok, öbür seneye kadar zaten bizim ahali çoktan unutur, büyükelçimiz geri gönderildi.
*
2010…
İsveç, soykırımı tanıdı. Stockholm Büyükelçimiz Zergun Korutürk, ilk THY uçağıyla geri çekildi. Sonra düşünüldü ki… Kardeşim biz daha önce soyadı Korutürk olan öbür büyükelçiyi geri çekip, gerisingeri göndermedik mi? Gönderdik… E madem öyle, bu Korutürk’ü niye göndermeyelim ki? Ha yaşa be denildi… Bu büyükelçi Korutürk de gerisingeri gönderildi.
*
2010…
ABD Temsilciler Meclisi, soykırımı bi daha tanıdı. Washington Büyükelçimiz Namık Tan, ilk THY uçağıyla geri çekildi.
Ankara’da yakıt ikmali yapıldı.
İlk THY uçağıyla geri gönderildi.
*
2011…
Fransa, soykırımı tanımakla kalmadı, soykırım yok diyeni hapse tıkan yasayı kabul etti. Paris Büyükelçimiz Tahsin Burcuoğlu, tahminim ilk THY uçağıyla…
Yılmaz Özdil – Hürriyet

Yorum Gönder

0 Yorumlar