Türkiye için PKK terör örgütü ne ise, Suriye için “silahlı isyancı gruplar” odur.
AKP hükümetinin PKK ile mücadelesi ne ise, Suriye yönetiminin eli silahlı isyancılarla mücadelesi odur.
Yöntemleri, hedefleri, stratejileri, sivil-asker ayrımı yapmadan gerçekleştirdikleri saldırıları, dış destek odakları ve parasal kaynakları bakımından PKK ile Suriye isyankarlarının birbirinden farkı yoktur.
Her ikisi de devleti ve milleti hedef alıyor.
Her ikisi de demokratik mücadele verdiğini söylüyor.
Her ikisi de özgürlük savaşçısı olduklarını ilan ediyorlar.
Her ikisi de, silahlı ve kanlı saldırılarla güya demokratik hak aradığını söylüyor.
Her ikisi de eli silahlı, her ikisi de eli kanlı…
Her ikisi de sivil-asker demeden önüne geleni hedef alıyor, bombalıyor, katlediyor.
Her ikisi de halkı, el altından tehdit ediyor.
Her ikisi de dışarıdan destekle ayakta duruyor, dışarıdan semiriyorlar.
Her ikisi de kaos ve katliamla varlığını sürdürüyor.
Her ikisini de ABD, AB gibi Haçlı ülkeleri kullanıyor.
Her ikisi de demokratik mücadele verdiğini söylüyor.
Her ikisi de özgürlük savaşçısı olduklarını ilan ediyorlar.
Her ikisi de, silahlı ve kanlı saldırılarla güya demokratik hak aradığını söylüyor.
Her ikisi de eli silahlı, her ikisi de eli kanlı…
Her ikisi de sivil-asker demeden önüne geleni hedef alıyor, bombalıyor, katlediyor.
Her ikisi de halkı, el altından tehdit ediyor.
Her ikisi de dışarıdan destekle ayakta duruyor, dışarıdan semiriyorlar.
Her ikisi de kaos ve katliamla varlığını sürdürüyor.
Her ikisini de ABD, AB gibi Haçlı ülkeleri kullanıyor.
PKK, terör bağlamında kaşarlanmış, Özgür Suriye oluşumu ise yeniyetme ve acemi…
Türkiye’ye havuç-sopa politikasını uygulayanlar, sopa olarak PKK’yı kullanırken; Suriye’ye Özgür Suriye oluşumu sopası kullanıyorlar.
Türkiye, PKK terör örgütünün saldırılarıyla sivil-asker can vermeye devam ediyor. PKK’nin pişkin siyasi uzantıları, Türk devletinin terörle mücadele adı altında sivil halkı katlettiğini iddia ediyor.
Türkiye, PKK terör örgütünün saldırılarıyla sivil-asker can vermeye devam ediyor. PKK’nin pişkin siyasi uzantıları, Türk devletinin terörle mücadele adı altında sivil halkı katlettiğini iddia ediyor.
Suriye de, Özgür Suriye Ordusu adını verdikleri silahlı terör oluşumunun saldırılarıyla sivil-asker can vermeye devam ediyor. Sivil-asker ayrımı yapmadan önüne geleni hedef alan Suriye’deki silahlı isyankarlar da, Esad yönetiminin sivil halkı hedef aldığı iddialarını yayıyor.
Başbakan R. T. Erdoğan ve milletimiz, küresel şeflerin planları çerçevesinde kış uykusuna yatmış PKK terörünün bahar uyanışına dizi dizi şehit tabutlarıyla şahit oluyor. PKK terör örgütü son olarak Şırnak’ta, Cudi’de Başpolis Memuru Kadir Can, Polis Memuru Cihat Akkaya, Polis Memuru Recep Topaloğlu, Polis Memuru Arif Mamış, Polis Memuru Selim Arslan ve Polis Memuru Mustafa Erdoğan’ı ve 2 askeri şehit ediyor, Bitlis’te sivil halkı öldürüyor.
Türkiye’nin yüreğini PKK terörüyle kanatanlar, Arap Baharı sürecinde Suriye’nin yüreğini de Özgür Suriye ordusu adını verdikleri silahlı isyancılarla kanatıyor. Eli silahlı Özgür Suriye isyancıları, Şam, Şam kırsalı, Halep ve Dera illerinde Binbaşı Ferkad Abdülkerim (Tartus), Astsubay Üstçavuş Avs Gassan el-Ahmet (Tartus), Çavuş Amir Münir Ahmet (Lazkiye), Çavuş Muhammed Hafız Hilal (Lazkiye), Onbaşı Eşref Ahmet Şahin (İdlib), Onbaşı İyd Kemal Eyüp (Şam Kırsalı) ve Er Asker Halil Mahmut el-Ali (Halep) gibi birçok askeri ve bir o kadar da masum sivili hedef alıyor, öldürüyor.
Bu gerçeği bugün en iyi görmesi gereken Erdoğan’ın bizzat kendisidir.
Bu vahşet ve terör süreci, ne Türkiye’nin, ne de Suriye’nin doğal sürecidir. Bu süreç Büyük Ortadoğu Projesi ve Haçlı işgalinin süreçleridir.
Bu bakımdan Ankara’dakiler, akıllarını başlarına devşirmelidirler.
Türkiye’de PKK terörüyle yüreği yanan anaların ve civanlarını kaybetmiş çiçeği burnunda duvaklı gelinlerin acıları, gerçekten Erdoğan ve AKP kurmaylarının yüreklerini sızlatıyorsa; aynı şekilde Suriye’deki anaların ve duvaklı gelinlerin yüreklerini yakan eli kanlı isyankar Özgür Suriye oluşumuna arka çıkamazlar. Türkiye’yi bu eli kanlı isyankarlara üs yapamazlar. Onlara lojistik destek sağlayamazlar.
Erdoğan ve hükümet erkanı katıldıkları şehit cenazelerinde iğneyi kendilerine batırırlarsa; göreceksiniz, çuvaldızı dahi Suriye’ye batıramayacaklar. Suriye’deki Haçlı baharına sevinmeyecekler, asla taraf olamayacaklar.
Erdoğan da, milletimiz de gerçekten bölgemizdeki olayları akl-ı selim olarak değerlendirmek istiyorsa; her iki ülkedeki terör vahşetini bir de bu pencereden seyretmelidir.
Mehmet Emin Koç/Yeni Mesaj
